İstanbul Havalimanı Türkiye’nin Küresel Ulaşım Üssü
İstanbul Havalimanı, Türkiye'nin son yıllarda gerçekleştirdiği en büyük altyapı yatırımlarından biridir. Bu proje, sadece bir ulaşım merkezi olmanın ötesinde; ülkenin ekonomik vizyonunu, mühendislik kapasitesini, dijital dönüşümünü ve çevresel sorumluluğunu temsil eden stratejik bir başarı örneğidir.
İstanbul’un Avrupa Yakası’nda, Karadeniz kıyısında yer alan bu havalimanı, coğrafi olarak üç kıtanın kesişim noktasında konumlanmış ve Türkiye’yi küresel havayolu taşımacılığının merkezi haline getirme hedefiyle tasarlanmıştır. 29 Ekim 2018’de hizmete açılan havalimanı, 6 Nisan 2019 tarihinde Atatürk Havalimanı’ndan yapılan büyük taşınma operasyonunun ardından tam anlamıyla faaliyete geçmiştir.
Proje Sahipliği ve İnşa Süreci
Bu mega proje, Türkiye'nin önde gelen inşaat firmalarının oluşturduğu Cengiz, Mapa, Limak, Kolin ve Kalyon ortak girişim grubu tarafından gerçekleştirilmiştir. Konsorsiyum, İGA Havalimanı İşletmesi A.Ş. adı altında bir araya gelmiş ve havalimanının yapım ve işletme sorumluluğunu üstlenmiştir.
Proje, Yap-İşlet-Devret (YİD) modeliyle inşa edilmiştir. Yani kamu bütçesine yük getirmeden, özel sektör finansmanı ve işletmesiyle tamamlanmış; belirli bir süre sonunda devlete devredilmek üzere planlanmıştır. Toplam inşaat alanı 76,5 milyon metrekare olan havalimanı, dört fazda tamamlanmak üzere kurgulanmıştır.
İnşaat sürecinde aynı anda 35.000’den fazla işçi çalışmış, bu personelin yaklaşık 26.000’i şantiye sahasında konaklamıştır. Bu yönüyle İstanbul Havalimanı, dünya çapında eşine az rastlanır büyüklükte bir insan kaynağı yönetimi ve lojistik organizasyonu gerektirmiştir.
Firmamızın Katkısı
Firmamız, İstanbul Havalimanı projesinde taşeron firma olarak önemli görevler üstlenmiş; özellikle inşaatın altyapı ve ilk faz hazırlık çalışmalarında aktif şekilde yer almıştır. Projenin saha organizasyonunda, zemin hazırlıklarında ve şantiye erişim yollarında sunduğumuz katkılar, zamanında teslimat ve iş güvenliği odaklı yönetim anlayışımızla dikkat çekmiştir.
Sahada çalışan 40' a yakin personelimiz, ağır iş makinelerimiz ve deneyimli saha mühendislerimiz ile kazı, dolgu, zemin iyileştirme, malzeme taşıma ve altyapı kanal açma çalışmalarında yüksek verimlilikle hizmet vermiştir. Aynı zamanda şantiye içi geçici yolların açılması, ağır tonajlı araçların çalışabileceği platformların kurulması ve geçici inşaat altyapılarının kurulması gibi görevlerde de rol almış bulunmaktayız.
Havalimanı gibi yüksek hassasiyet ve zaman disiplini gerektiren bir projede bu sorumlulukları üstlenmek, firmamızın mühendislik gücünü, saha kabiliyetini ve kurumsal iş yapma yetkinliğini göstermiştir.
Kapasite ve Teknik Özellikler
İstanbul Havalimanı, tamamlandığında yıllık 200 milyon yolcu kapasitesine ulaşabilecek şekilde tasarlanmıştır. Bu kapasite, havalimanını yalnızca Türkiye'nin değil, dünyanın en büyük yolcu merkezlerinden biri haline getirmiştir. Şu an aktif olan ilk fazda 90 milyon yolcu kapasitesi ile hizmet verilmektedir.
Terminal binası, 1,4 milyon metrekarelik alanıyla dünyanın tek çatı altındaki en büyük terminal binası unvanına sahiptir. Altı adet bağımsız pist, 16 taksi yolu ve toplamda 500’den fazla uçak park pozisyonu ile aynı anda yüzlerce uçuşa ev sahipliği yapabilecek altyapıya sahiptir. Terminalde ayrıca 165 adet yolcu köprüsü ve 40.000 araçlık otopark alanı da bulunmaktadır.
Bagaj sistemleri saatte 30.000 bagajı işleyebilecek kapasitede olup, en ileri düzey güvenlik ve izleme teknolojileriyle donatılmıştır. Kargo alanı, yılda 5,5 milyon ton taşıma kapasitesi sunmakta, bu da İstanbul’u hava kargo taşımacılığında bölgenin en önemli merkezi haline getirmektedir.
Mimari ve Yolcu Deneyimi
Havalimanının mimarisi, modern mühendislik çözümleriyle geleneksel Türk motiflerini bir araya getiren eşsiz bir yaklaşımla tasarlanmıştır. Terminal binasında yer alan kubbe yapılar, Osmanlı ve Selçuklu mimarisinden esinlenmiş desenlerle bezenmiş, iç mekanlar ise geniş, ferah ve doğal ışık alan tavan sistemleriyle kullanıcı dostu bir yapıya kavuşturulmuştur.
Yolcu hareketlerinin sezgisel olarak yönlendirilebildiği açık planlı tasarım anlayışı, hem mimari estetik hem de operasyonel verimlilik açısından önemli avantajlar sunmuştur.
Dijital Altyapı ve Akıllı Sistemler
İstanbul Havalimanı, dijital teknolojiler açısından da dünya standartlarının ötesine geçmeyi hedeflemiştir. Yüz tanıma teknolojisi ile çalışan pasaport kontrol noktaları, QR ve NFC sistemleriyle entegre edilmiş hızlı geçiş çözümleri, akıllı yön bulma uygulamaları ve kişisel yolcu deneyimini dijital panellerle destekleyen sistemler sayesinde, ziyaretçilere konforlu ve modern bir seyahat ortamı sunulmaktadır.
Veri tabanlı yoğunluk analizleri, uçuş bilgileriyle entegre güvenlik sistemleri ve akıllı bagaj takibi gibi uygulamalar da havalimanının operasyonel mükemmelliğini artıran unsurlar arasındadır.
Çevresel Sorumluluk ve Sürdürülebilirlik
İstanbul Havalimanı'nın planlama ve inşaat süreçlerinde çevresel etki değerlendirme raporlarına (ÇED) büyük önem verilmiş, proje sürdürülebilirlik ilkeleriyle şekillendirilmiştir. Enerji verimliliği yüksek binalar, yağmur suyu toplama sistemleri, doğal yaşam koruma alanları ve geri dönüşüm sistemleri projenin çevresel boyutunu güçlendiren uygulamalar arasında yer almıştır.
Ayrıca göçmen kuşların uçuş rotaları dikkate alınarak pist yerleşimleri ve aydınlatmalar düzenlenmiş, biyoçeşitliliğe zarar vermeyecek şekilde projelendirme yapılmıştır. Karbon salınımını azaltmaya yönelik sistemler ise hem operasyonel hem de yapısal olarak entegre edilmiştir.
Ekonomik ve Sosyal Etki
İstanbul Havalimanı, sadece bir ulaşım altyapısı değil; aynı zamanda büyük bir istihdam ve ekonomi kaynağıdır. İnşaat döneminde 35.000 kişiye doğrudan istihdam sağlanmış, dolaylı olarak ise binlerce kişiye iş imkânı yaratılmıştır. Bugün havalimanında ve ona bağlı olarak faaliyet gösteren lojistik, perakende, güvenlik ve hizmet sektörlerinde 30.000’den fazla kişi çalışmaktadır.
Bölgesel kalkınmaya yaptığı katkı, turizm ve ticaret alanlarında sağladığı ivme ile İstanbul Havalimanı, Türkiye ekonomisinin büyüme hedeflerine doğrudan katkı sunan bir lokomotif görevi üstlenmektedir.